Uluslararası Ehl-i Beyt (a.s) Haber Ajansı – ABNA: Ortadoğu’da gerginlik artarken, İran ile İsrail arasında yaşanabilecek bir savaşın yeni bir boyutu ortaya çıktı. İddialara göre, bu savaşın bir cephesi Azerbaycan ve Nahçıvan üzerinden karadan yürütülecek. Bakü’de gerçekleşen ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Suriyeli muhalif lider Colani ve İsrail temsilcilerinin katıldığı bir toplantıda, bu stratejinin koordinasyonu yapıldı.
Toplantının amacı, Suriye’deki iç karışıklığı bir aldatmaca operasyonu olarak kullanarak, dağınık Selefi grupları organize etmek ve bu güçleri Azerbaycan’a transfer etmek. Türkiye’nin de Suriye’de güvenlik sağlama taahhüdüyle, farklı gruplar arasında uzlaşı sağlayarak bu güçleri yönlendirdiği belirtiliyor. Bu, Türkiye’nin geçmişte Suriye’ye militan gönderme operasyonlarına benzer bir strateji olarak değerlendiriliyor.
Azerbaycan’ın, Ermenilerin bölgeden etnik temizlik sonrası terk ettiği Karabağ’daki insansız bölgelerde askeri hareketliliği artırmak için “Zengezur Koridoru” bahanesiyle silah ve güç biriktirdiği öne sürülüyor. Bu bölgeler, İsrail’in “ikinci vatanı” olarak nitelendiriliyor. Ayrıca, İlham Aliyev ile Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ın Birleşik Arap Emirlikleri’nde yaptığı görüşme, Paşinyan’a NATO ve ABD destekli bu aldatmaca operasyonunda rol biçmek için düzenlendiği iddia ediliyor.
ABD’nin, Zengezur Koridoru’nu 99 yıllığına kontrol etme önerisi, bölgedeki Amerikan müdahalesinin zeminini hazırlıyor. Ancak bu planın detayları henüz netleşmedi. Türkiye’nin Zengezur Koridoru için uluslararası bir mutabakat vurgusu, tıpkı İdlib meselesinde olduğu gibi, Azerbaycan’ı kontrol altında tutarak İran’ın endişelerini hafifletme çabası olarak görülüyor.
İsrail’in Azerbaycan’daki askeri varlığı da dikkat çekiyor. Yıllar içinde kurulan askeri üsler ve Bakü’de faaliyet gösteren bölgenin en büyük siber merkezi, İsrail’in bölgedeki etkisini artırıyor. Telegram’ın kurucusu Pavel Durov’un yıllar önce bu merkezi ziyaret ettiği biliniyor. Ayrıca, Azerbaycan’daki Socar petrol şirketinin finansmanıyla, Karabağ’ın insansız bölgelerinde çok sayıda havaalanı inşa edildiği ve buraların İsrail ve Selefi gruplar için bir hareket alanı haline geldiği öne sürülüyor.
Azerbaycan’ın iç politikasında ise sistematik bir İran karşıtlığı politikası izlendiği belirtiliyor. Hükümet, medya ve yöneticiler arasında İran’a yönelik düşmanlıkta bir birlik olduğu, İran yanlısı grupların ise yıllardır baskı altında tutulduğu ifade ediliyor. Azerbaycan halkının İran’a sempati göstermesinin yüksek bedellerle karşılaşabileceği de vurgulanıyor.
İddialar arasında, Azerbaycan’ın 12 günlük savaş sırasında İsrail’e üs sağlayarak doğrudan İran’a saldırılar düzenlediği de yer alıyor. Ayrıca, Bakü ve Ankara’daki Anglo-Sakson ve Siyonist ağların, İran kamuoyunu ve yetkililerini bu askeri iş birliğinden uzaklaştırmak için çalıştığı belirtiliyor. İlham Aliyev’in “kumarbaz” bir lider olarak nitelendirilmesi ve riskli hamlelere açık olduğu yorumları da dikkat çekiyor.
Bu gelişmeler, bölgedeki karmaşık ittifaklar ve stratejik hamlelerin, İran-İsrail gerilimini yeni bir boyuta taşıyabileceğini gösteriyor. Zengezur Koridoru’nun, İsrail’in kuzeybatı İran’a lojistik ve askeri erişimini kolaylaştırmak için bir araç olarak kullanıldığı iddiası, bölgesel dengeleri daha da karmaşık hale getiriyor.
yorumunuz